İranlı Batı Asya uzmanı;Suudi Arabistan ve Katar arasında yaşanan diplomatik krize ilişkin olası senaryoları değerlendirdi.
İranlı Batı Asya uzmanı Hasan Rüstemi Suudi Arabistan ve Katar arasında yaşanan diplomatik krize ilişkin olası senaryoları değerlendirdi. Hasan Rüstemi’nin kaleme aldığı bugünkü yazısı şu şekilde;
Katar Emirinin Suudi Arabistan’ın teröre destek vermekle ilişkilendiren ve direniş hareketleri olan Hamas ve Hizbullah ile birlikte İran’ı destekleyen açıklamalarının yayımlanmasının ardından Katar’ın Arap ülkeleri ile eskilere dayanan krizi daha fazla kendisi gösterdi. Katar Emiri kendisinin böyle bir açıklama yapmadığını ve resmi haber ajanslarının siber saldırıya uğradığını belirtmesine rağmen Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri Katar’ın açıklamalarını inandırıcı bulmayarak her iki ülkede Katar’a ağır yaptırımlarını başlattı.
Katar Aleyhinde Medya Savaşı
Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri Katar aleyhinde ilk yaptırımlarını medya üzerinden başlatırken aradan geçen bir iki gün içerisinde Katar’ın durumunda değişiklik olmadığı görüldü. Katar bu süre içerisinde tarafları müzakereye davet ederek sessizliğini korurken Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirliklerinin medya saldırıları aynı şekilde devam etti.
Diplomatik Ä°liÅŸkiler Kesildi
Ağır medya saldırısına maruz kalan Katar’ın siyasi duruşunda herhangi bir değişiklik görmeyen Suudi Arabistan ve müttefikleri Katar’a geri adım attırmak için diplomatik ilişkileri kesme kararı aldı. Diplomatik ilişkilerin kesilmesi ile birlikte tüm sınır kapıları ve uçuşlar Doha’ya yasaklanmış oldu.
Ekonomik ve Siyasi Baskılar
Katar ile yaşanan krize son vermek amacıyla Kuveyt arabulucu olmaya devam ederken ilerleyen süreçte krizin farklı boyutlara taşınması halinde farklı ülkelerin de arabulucu olacağı görülmekte.
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır medyasına baktığımızda da bunun işaretlerini görmekteyiz. Suudi Arabistan’ın el Riyad gazetesi Katar’da askeri bir darbe beklentisinden bahsederken Mısır medyası Katar’da toplanacak muhalif gruplardan oluşan bir geçiş hükumeti kurulmasını dile getirmekte. Katar krizinin baş aktörleri olan Suudi Arabistan ve müttefiklerinin yazıp çizdiklerine de bakıldığında krizin daha fazla derinleşeceği düşünülmekte.
Diplomatik Krizin Ardından Katar’ın Fars Körfez İşbirliği Teşkilatından Atılma Senaryosu
Katar’a yönelik diplomatik engellerin başarısız olması halinde bir sonraki adımın Katar’ın siyasi inzivaya çekilerek Fars Körfez İşbirliği Teşkilatından atılması olacaktır. Fars Körfez İşbirliği Teşkilatının üyesi olan Katar, Suudi Arabistan tarafından fitne çıkarmak ile suçlanarak Doha’nın bu teşkilatta artık yeri olmadığı ifade edildi. Tıpkı Suriye’nin Arap Birliğinden çıkartılmasında olduğu gibi.
Katar ile Suudi Arabistan arasında geçmişte de diplomatik bazı krizler yaşanmasına rağmen Kuveyt ve diğer bölge ülkelerinin arabulucu olması ile kriz çözüme ulaştırılmıştı. Ancak bu kez yaşanan kriz çözülecek gibi gözükmemekte.
Askeri Müdahale İhtimali
Katar krizine ilişkin yapılan bir diğer senaryo ise Katar’a yönelik askeri müdahale ve darbe ihtimalleri oldu.
Amerika’nın Katar’daki askeri el Adid hava üssü hesaba katıldığında Katar’a yönelik askeri bir müdahale ihtimali zayıf görülmekte. Amerika Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Katar’daki hava üslerini boşaltmayacağını duyurarak tarafları sağ duyuya çağırdı.