Dokuz şey orucu bozar: Elbette bunlardan bazılarının batıl etmesi ihtiyattır.
1) Yemek ve içmek.
2) Cima (Cinsel iliÅŸkide bulunmak).
3) İstimna (Mastürbasyon) İstimna, erkeğin cinsel ilişki olmadan kendisi veya başkası aracılığı ile meni gelecek bir işi yapmasına denir.
4) Allah”a, Hz. Muhammed”e (s.a.a) ve Hz. Resulullah”ın halifeleri olan on iki Ehlibeyt Ä°mamlarına (a.s) yalan isnatta bulunmak.
5) Vacip ihtiyat gereği boğaza yoğun (katı) toz kaçırmak.
6) Başın tamamını suya daldırmak.
7) Sabah ezanına kadar cünüp, hayız ve nifas hâllerinde kalmak
8) Sıvı şeylerle tenkıye yapmak.
9) Kusmak.
Bunlarla ilgili hükümler, ilerdeki meselelerde izah edilecektir.
1) YEMEK VE İÇMEK
-Yenilip içilmesi normal olmayan bir şeyi ister az olsun ister çok olsun kasten yer veya içerse, orucu batıl olur. Hatta ağzından bir miktar ıslaklığı dışarı çıkardıktan sonra tekrar ağzına alarak ıslaklığı yutarsa, orucu bozulur. Fakat ıslaklık, ağız dışından içeri alınmış denmeyecek şekilde olur ve ağzın suyuna karışarak kaybolursa, bundan ötürü oruç bozulmaz.
– İnsan, yemek yerken fecrin doÄŸduÄŸunu anlarsa, aÄŸzındaki lokmayı dışarı çıkarmalıdır. EÄŸer bir kiÅŸi böyle bir durumda aÄŸzındaki lokmayı dışarı çıkarmaz ve bilerek onu yutarsa, orucu batıl olur ve sonradan açıklayacağımız ÅŸekilde üzerine kefaret de vacip olur.
– Oruç hâlindeyken yanlışlıkla bir ÅŸey yiyip içen kimsenin orucu batıl olmaz.
– Vücudu uyuÅŸturan veya (tedavi amacıyla) ilâç yerine kullanılan iÄŸnelerin oruç için herhangi bir sakıncası yoktur ama müstehap ihtiyat gereÄŸi oruçlu kimsenin, vücuda su ve gıda verip fayda saÄŸlayan iÄŸneleri yaptırmaktan sakınması gerekir.
– Oruçlu kimse, diÅŸlerinin arasında kalmış olan yemek kırıntısını oruçlu olduÄŸunu bilerek kasten yutarsa, orucu batıl olur.
– Oruç tutmak isteyen kimsenin, sabah ezanından önce diÅŸlerinin arasını temizlemesi gerekmez. DiÅŸlerinin arasında kalan yemek kırıntılarının gündüz boÄŸazına kaçacağını bilen kimse, eÄŸer temizlemez ve o kırıntılardan boÄŸazına bir ÅŸey kaçırırsa, orucu batıl olur.
– Tükürüğü yutmak, ekÅŸi ve benzeri ÅŸeyleri düşünmek suretiyle ağızda toplanmış olsa bile, orucu batıl etmez.
– Ağız boÅŸluÄŸuna inmediÄŸi sürece balgamı yutmanın sakıncası yoktur. Ama ağız boÅŸluÄŸuna inerse, farz ihtiyat gereÄŸi yutulmamalıdır.
– Oruçlu bir kimse, aşırı susuzluktan dolayı ölmekten, herhangi bir zarara uÄŸramaktan veya genelde tahammül edilemeyen bir zorluÄŸa düşmekten korkarsa, bu durumlardan kurtulacak miktarda su içebilir; hatta ölümden korkması durumunda su içmesi farzdır. Fakat bu durumda orucu batıl olur. Ramazan ayı içerisinde olursa, günün geride kalan kısmında orucu bozan ÅŸeylerden de sakınmalıdır.
– Bebekler ya da kuÅŸlar için yiyecek maddeleri çiÄŸnemek veya yemeÄŸin tadına bakmak gibi genelde boÄŸaza ulaÅŸmayan bir iÅŸi yapmak, tesadüfen elde olmaksızın boÄŸaza bir ÅŸey kaçsa bile, orucu bozmaz. Ama eÄŸer insan önceden boÄŸazına bir ÅŸeyler kaçacağını bilirse, orucu bozulur ve kazasını tutmalıdır. BoÄŸazına kaçması durumunda keffaret de lâzım gelir.
– İnsanın zaaf ve dayanıksızlık sebebiyle orucu bozması caiz deÄŸildir. Fakat zaafı genelde tahammül edilmeyecek derecede olursa, orucu bozmasının sakıncası yoktur.
2) CÄ°NSEL Ä°LÄ°ÅžKÄ°DE BULUNMAK
– Cinsel iliÅŸkide bulunmak, meni gelmese ve erkeklik organı yalnızca sünnet mahalli kadar dâhil olsa bile, orucu bozar. Bu hüküm kadın dışında iliÅŸkide, meni gelmeme halinde ihtiyata dayalıdır.
– EÄŸer sünnet mahalli miktarından daha az bir kısmı dâhil olur ve meni de gelmezse, oruç bozulmaz.
– Bilerek cima yapan ve sünnet mahalli kadarını dâhil etmek isteyen yalnız dâhil olup olmadığından şüphe edenin orucu batıldır ve kaza etmelidir. Vacip ihtiyat gereÄŸi günün geri kalan bölümünde orucu bozan ÅŸeylerden sakınması gerekir ama kefaret gerekmez.
– Ramazan ayında oruçlu olduÄŸunu unutarak cinsel iliÅŸkide bulunan veya cinsel iliÅŸki hususunda hiçbir ihtiyar ve iradesi olmayan kimsenin orucu bozulmaz. Ancak iliÅŸki hâlinde oruçlu olduÄŸunu hatırlar veya artık zorlama söz konusu olmazsa, iliÅŸki hâlinden hemen uzaklaÅŸmalıdır. Aksi takdirde oruç batıl olur.
3) Ä°STÄ°MNA (MASTÃœRBASYON)
– EÄŸer oruçlu bir kimse, istimna yaparsa yani cinsel iliÅŸki dışında kendisinden meni getirecek bir iÅŸ yaparsa, orucu batıl olur.
– Elinde olmaksızın oruçlu kimseden meni gelirse, orucu bozulmaz.
– Oruçlu bir kimse, gündüz uyuduÄŸu takdirde ihtilâm olacağını, yani uykuda kendisinden meni geleceÄŸini bilse bile uyuması caizdir Böyle bir kimse uyur ve muhtelim olursa orucu batıl olmaz ve müstehap ihtiyat gereÄŸi uyumamalıdır; özellikle uyumadığı zaman zahmete düşmeyecekse.
– Oruçlu kimse, meni gelirken uykudan uyanırsa, meninin dışarı çıkmasını önlemesi gerekmez.
– Oruçlu bir kimse, ihtilâm olduktan sonra, idrar ve istibra yaptığı takdirde mecrada kalan meninin dışarı çıkacağını bilse bile, idrar ve istibra yapabilir.
– İhtilâm olan oruçlu bir kimse, mecrada meninin kaldığını ve gusül etmeden önce idrar yapmadığı takdirde guslettikten sonra meninin dışarı çıkacağını bilirse, farz ihtiyat gereÄŸi gusülden önce idrar yapmalıdır.
– Orucun batıl olacağını bilerek kasten kendisinden meni getirenin orucu batıl olur. Meni getirmek kastıyla bir iÅŸ yapan örneÄŸin, hanımıyla ÅŸakalaÅŸan birinden meni gelmezse bile orucu batıldır ve kaza etmelidir ve vacip ihtiyat gereÄŸi günün geri kalan bölümünde orucu bozan ÅŸeylerden de sakınmalıdır.
– Meni getirmek kastı olmaksızın, örneÄŸin eÅŸiyle oynayıp ÅŸakalaÅŸan oruçlu bir kimse, meni gelmeyeceÄŸine emin ise, tesadüf eseri meni çıksa da, orucu sahihtir. Emin deÄŸilse, meni gelmesi halinde orucu batıl olur.
4) ALLAH’A VE PEYGAMBERE (S.A.A) YALAN İSNATTA BULUNMAK
– Oruçlu kimse, sözle, yazıyla, iÅŸaretle veya diÄŸer herhangi bir ÅŸeyle Allah”a, Hz. Peygamber”e (s.a.a) ve Ehlibeyt Ä°mamlarına bilerek yalan isnatta bulunursa, ondan sonra hemen, “Yalan söyledim.” dese veya tövbe etse bile, orucu batıl olur. Yine farz ihtiyat gereÄŸi diÄŸer peygamberler ve onların vâsilerine de yalan nispetinde bulunursa orucu batıl olur. Ama bu nispet Allah’a dönerse oruç batıl olur. (Yani batıl oluÅŸu ihtiyat deÄŸil fetva gereÄŸidir)Yine Hz. Fatima’ya (a.s) yalan nispetinde bulunursa hüküm aynıdır, ama bu nispet Allah’a, Resul-ü Ekrem’e (s.a.a) ve Ehlibeyt imamlarına dönerse oruç batıl olur.
– Bir kimse, doÄŸru veya yalan olduÄŸunu bilmediÄŸi ve muteber oluÅŸuna delili olmayan bir hadisi nakletmek isterse, farz ihtiyat gereÄŸi o hadisi duyduÄŸu kimseye veya okuduÄŸu kitaba dayandırarak nakletmelidir.
– DoÄŸruluÄŸuna inandığı bir sözü, Allah”tan veya Resul-ü Ekrem’den (s.a.a) veya Ehlibeyt imamlarından naklettikten sonra yalan olduÄŸunu anlayan bir kimsenin orucu bozulmaz.
– Allah”a ve Peygamber (s.a.a) e ve Ehlibeyt imamlarına yalan isnat etmenin orucu bozduÄŸunu bilen bir kimse, yalan olduÄŸuna inandığı bir ÅŸeyi onlara isnat ettikten sonra, söylediÄŸi ÅŸeyin doÄŸru olduÄŸunu anlarsa, orucu batıl olur ve farz ihtiyat gereÄŸi günün geri kalan kısmını imsak etmelidir.
– BaÅŸkasının uydurduÄŸu bir yalanı bilerek Allah”a, Resul-ü Ekrem”e (s.a.a) veya Masum Ä°mamlara (a.s) isnat edenin orucu batıl olur. Ancak, o yalanı uyduran ÅŸahsın dilinden aktarırsa orucu batıl olmaz.
– Oruçlu bir kimseye, “Resulullah (s.a.a) veya Ehlibeyt imamlarından biri böyle bir ÅŸey buyurmuÅŸ mudur?” diye sorduklarında, “hayır” demesi gereken yerde kasten, “evet” veya “evet” demesi gereken yerde kasten, “hayır” derse, orucu batıl olur.
– Bir kimse, Allah-u Teâlâ’nın veya Resul-ü Ekrem’in (s.a.a) veya Ehlibeyt imamlarının doÄŸru olan bir sözünü naklettikten sonra, “Yalan söyledim.” der veya gece onlara bir yalan isnat edip, oruçlu olduÄŸu yarınki günde, “Dün gece söylediÄŸim doÄŸrudur” derse orucu batıl olur.
5) BOĞAZA YOĞUN TOZ KAÇIRMAK
– İster un gibi yenmesi helâl olan bir ÅŸeyin tozu olsun, ister toprak gibi yenmesi haram olan bir ÅŸeyin tozu olsun, boÄŸaza toz kaçırmak, ihtiyat gereÄŸi orucu batıl eder.
– Rüzgâr vesilesiyle toz oluÅŸur ve insan farkında olduÄŸu halde dikkat etmez ve boÄŸazına ulaşırsa, ihtiyat gereÄŸi orucu batıl olur.
– Oruçlu kimse, ihtiyat gereÄŸi yoÄŸun buhar, sigara, tütün ve benzeri ÅŸeylerin dumanını da boÄŸazına kaçırmamalıdır.
– Dikkatsizlik sonucu toz, duman, katı buhar ve benzeri bir ÅŸey boÄŸaza kaçırıldığı takdirde, eÄŸer boÄŸaza ulaÅŸmayacağı kesin olarak biliyor idiyse, orucu sahihtir. Ama ulaÅŸmayacağını zannederek dikkatsizlik yapmışsa, o günün orucunu müstehap ihtiyat gereÄŸi kaza etmesi daha iyidir.
– Oruçlu olduÄŸunu unuttuÄŸundan dolayı dikkat etmezse veya elinde olmaksızın toz ve benzeri bir ÅŸey boÄŸazına kaçarsa, orucu batıl olmaz.
6) KAFANIN TAMAMINI SUYA DALDIRMAK
– Kafasının tamamını bilerek suya sokan oruçlu kimsenin, vücudunun geri kalan kısmı suyun dışında kalsa bile, orucu batıl olur. Fakat vücudunun tümü suya girmiÅŸ olur ama kafasının bir kısmı dışarıda kalırsa, orucu bozulmaz.
– Birinci defada kafasının yarısını, ikinci defada ise diÄŸer yarısını suya daldıran oruçlu kimsenin orucu batıl olmaz.
– Bir kimse, kafasının tamamen suya girip girmediÄŸinden şüphe ederse, orucu sahihtir. Ancak kafasının tamamını suya sokma kastıyla suya sokarsa ve tamamının suya girip girmemesinde şüphe ederse orucu batıldır yalnız keffare gerekmez.
– EÄŸer kafanın tamamı suya daldırılır ve saçların bir kısmı dışarıda bırakılırsa, oruç bozulur.
– Su dışında, süt ve muzaf su gibi sıvılara kafayı daldırmak orucu bozmaz ve farz ihtiyat gereÄŸi kafasını gülsuyuna daldırmamalıdır.
– EÄŸer oruçlu kimse, kendi elinde olmaksızın suya düşer ve başının tamamı suya dalarsa veya oruçlu olduÄŸunu unuttuÄŸu hâlde başını suya sokarsa, orucu batıl olmaz.
– Suya atladığı zaman genelde kafasının suya girmeyeceÄŸini bilen bir kimse, suya atlar ve kafası da tamamen suya dalarsa, orucu bozulmaz.
– Oruçlu olduÄŸunu unutan veya zorla kafası suya sokulan kimse, eÄŸer suyun altında iken oruçlu olduÄŸunu hatırlar veya zorlayan kimse artık elini çekerse, başını hemen dışarı çıkarmalıdır; aksi hâlde orucu batıl olur.
– Oruçlu olduÄŸunu unutarak gusül niyetiyle başını suya daldırıp gusül eden kimsenin orucu bozulmadığı gibi, guslü de sahihtir.
– Oruçlu olduÄŸunu bildiÄŸi hâlde kasten gusül etmek için başını tamamen suya sokunca, bakılır: EÄŸer tuttuÄŸu oruç Ramazan orucu ise hem orucu ve hem de guslü batıldır. EÄŸer tuttuÄŸu oruç kendisi için ramazan orucu kazası ise ve öğlenden sonra böyle yaparsa ihtiyat gereÄŸi hüküm aynı olur. Ama tuttuÄŸu oruç müstehap oruç olursa veya nezir orucu gibi muayyen ve vacip bir oruç olursa veyahut keffare orucu gibi vakti muayyen olmayan bir oruç olursa, guslü sahihtir ama orucu batıldır.
– Kurtarılması farz olsa bile boÄŸulmakta olan bir kimseyi kurtarmak için başını suya sokan oruçlunun orucu bozulur.
7) CÃœNÃœP, HAYIZ VE NÄ°FAS HALLERÄ°NDE SABAHLAMAK
– Cünüp olan kimse, (ramazan ayında) sabah ezanına kadar kasten gusül etmez veya vazifesi teyemmüm etmek olan kimse kasten teyemmüm etmezse, orucu batıl olur ve Ramazan ayının orucunu kaza etmesinin hükmü gelecektir.
– Ramazan ayının ve kazasının dışında eÄŸer bir kimse, müstehap bir oruç veya zamanı belirli olan farz bir oruç tutmak ister ve cünüp olduÄŸu halde bilerek sabah ezanına kadar da gusül veya teyemmüm etmezse, orucu sahihtir ama müstehap ihtiyata göre vacip oruçta kasten sabah ezanına kadar cünüp olarak kalmamalıdır.
– Ramazan ayı gecesinde cünüp olan kimse, bilerek gusletmez ve vakit daralırsa, farz ihtiyat gereÄŸi teyemmüm alarak orucunu tutmalı ve kazasını da yapmalıdır.
– EÄŸer cünüp olan kimse, ramazan ayında gusletmeyi unutur ve bir gün sonra hatırlarsa, o günün orucunu kaza etmelidir. Ama eÄŸer birkaç gün sonra hatırlarsa, cünüp hâlinde tuttuÄŸunu kesin olarak bildiÄŸi günlerin orucunu kaza etmelidir. Meselâ cünüplü iken üç gün mü, yoksa dört gün mü oruç tuttuÄŸunu bilmezse, üç günün orucunu kaza etmesi gerekir.
– Ramazan ayı gecesinde gusül veya teyemmümden hiçbiri için vakti olmayan kimse kendisini cünüp ederse, orucu batıl olduÄŸu gibi üzerine kaza ve keffaret de farz olur. Fakat görevi gusletmek olan teyemmüm edecek kadar vakti olduÄŸu halde kendisini cünüp ederse, farz ihtiyat gereÄŸi teyemmüm etmekle orucu tutup kazasını da yapmalıdır.
– Vaktin olup olmadığını anlamak için araÅŸtırma yapar ve gusül alacak zaman kadar vaktin olduÄŸunu zanneder ve cünüp olursa, sonradan vaktin dar olduÄŸunu anlarsa, teyemmüm etmelidir ve orucu sahihtir. AraÅŸtırma yapmadan, gusül etmek için vaktin geniÅŸ olduÄŸunu zanneden kimse, kendisini cünüp ettikten sonra vaktin dar olduÄŸunu anlarsa, teyemmüm ederek oruç tutmalıdır ve o günün orucunu farz ihtiyat gereÄŸi kaza etmelidir.
– Ramazan ayı gecesinde cünüp olan kimse, uyuduÄŸu zaman sabah ezanına kadar uyanamayacağını bilirse, gusletmeden uyumamalıdır. EÄŸer gusletmeden uyur ve sabaha kadar da uyanmazsa, o günün orucu batıl olur. Ayrıca hem kaza, hem de keffaret farz olur.
– Cünüp olan bir kimse, ramazan ayı gecesinde uyuduktan sonra uyanır ve tekrar uyuduÄŸunda sabah ezanından önce gusletmek için uyanmayacağından emin olmazsa, müstehap ihtiyat gereÄŸi gusülden önce uyumamalıdır.
– Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduÄŸu takdirde sabah ezanından önce uyanacağına emin olan bir kimse, uyandıktan sonra gusletmeyi kararlaÅŸtırıp bu kararla uyur ve sabah ezanına kadar da uyanamazsa, orucu sahihtir.
– Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduÄŸu takdirde ezandan önce uyanacağını bilen veya ihtimal veren kimse, uyandığında gusletmesinin gerektiÄŸini unutur bir hâlde uyur ve sabah ezanına kadar da uyanmazsa, ihtiyat gereÄŸi o günü kaza etmelidir.
– Ramazan ayı gecesinde cünüp olan ve uyuduÄŸunda sabah ezanından önce uyanacağını bilen veya ihtimal veren bir kimse, uyandıktan sonra gusletmek istemediÄŸi halde uyur ve (sabah ezanına kadar da) uyanmazsa veya uyandıktan sonra gusül alıp almama konusunda tereddütte olan kimse uyuduktan sonra uyanmazsa orucu batıl olur ve kaza ile kefaret de ona vacip olur.
– Ramazan ayı gecesinde cünüplü iken uyuyup sonra uyanan kimse, ikinci kez uyuduÄŸunda sabah ezanından önce uyanacağını bilir veya ihtimal verirse, eÄŸer gusletmek kararıyla tekrar uyur ve sabah ezanına kadar uyanmazsa, o günün orucunu kaza etmelidir. Ä°kinci kez uykudan uyanıp, üçüncü kez uyuyan kimsede de bu hüküm aynen geçerlidir ve ihtiyat gereÄŸi kefaret vermesi müstehaptır.
– İnsanın ihtilâm olduÄŸu uyku birinci uyku sayılmaz; ihtilâm olduktan sonra uyanıp ikinci kez uyursa, iÅŸte o, ilk uyku olarak hesap edilir.
– Ramazan günü içinde ihtilâm olan kimsenin hemen gusletmesi farz deÄŸildir.
– Ramazan ayında sabah ezanından sonra uyanıp, ihtilâm olduÄŸunu gören kimse, ezandan önce ihtilâm olduÄŸunu bilse dahi orucu sahihtir.
– Ramazan ayının orucunu kaza etmek isteyen bir kimse, sabah ezanına kadar kasten olmasa bile cünüplü iken sabahlarsa, (oruç tuttuÄŸu takdirde) orucu batıl olur.
– Ramazan orucunun kazasını tutmak isteyen bir kimse, sabah ezanından sonra uyanıp ihtilâm olduÄŸunu görürse ve ezandan önce cünüp olduÄŸunu anlarsa, ihtiyat gereÄŸi orucu batıldır. EÄŸer kaza orucunun vakti dar olursa, meselâ, ramazan ayından beÅŸ gün kazaya kalan orucu olur, öte taraftan gelecek ramazan ayına da beÅŸ gün kalmış olursa, vacip ihtiyat gereÄŸi o gün oruç tutmalı ve ramazandan sonra yine (onun yerine) bir gün oruç tutmalıdır.
– Ramazan orucunun kazası dışında kefaret orucu gibi vakti muayyen olmayan vacip oruçlarda, kasten sabah ezanına kadar cünüp kalırsa orucu sahihtir ve o günün dışında baÅŸka bir gün oruç tutması müstehap ihtiyattır.
– Ramazan ayında sabah ezanından önce hayız veya nifas kanı kesilen ama bilerek gusletmeyen veya vazifesi teyemmüm olduÄŸu hâlde bilerek teyemmüm etmeyen kadının tuttuÄŸu oruç batıldır, ama ramazan orucu olmayan baÅŸka bir oruç batıl olmaz, ancak gusletmesi müstehap ihtiyattır.
– Ramazan ayında sabah ezanından önce hayız veya nifas kanı kesilen bir kadın, gusül için vakit yoksa teyemmüm etmelidir ve vacip ihtiyat gereÄŸi sabah ezanına kadar uyanık kalmalıdır. Vazifesi teyemmüm olan cünüp kimse için de hükmü aynıdır.
– Ramazan ayında sabah ezanına yakın bir zamanda hayız veya nifas kanı kesilen kadının gusül ve teyemmümden hiçbirisi için vakti olmazsa, orucu sahihtir.
– EÄŸer kadın sabah ezanından sonra hayız veya nifas kanından temizlenir ya da günün ortasında hayız veya nifas kanı görürse, akÅŸama yakın bir zamanda olsa bile orucu batıl olur.
– Hayız veya nifas guslünü unutup, bir veya birkaç gün sonra hatırlayan kadının tuttuÄŸu oruçlar sahihtir. Ama müstehap ihtiyata göre onların kazasını tutmalıdır.
– Ramazan ayında sabah ezanından önce hayız veya nifas kanı kesilen bir kadın, ihmalkârlık sonucu sabah ezanına kadar guslü terk ederse orucu batıl olur. Fakat gusletmemesi ihmalkârlıktan kaynaklanmaz da örneÄŸin, hamamın kadınlar için belirlenen saatini bekleme zorunda kaldığından kaynaklanırsa, böyle bir durumda üç defa uyuyup, ezana kadar gusletmese bile teyemmüm etmekle orucu sahih olur. Ama teyemmüm de yapması mümkün olmazsa teyemmümsüz olarak da orucu sahihtir.
– Çok istihaze gören bir kadın, ayrıntıları istihaze hükümlerinde açıklanan hükümlere göre gusüllerini yapsa orucu sahihtir. Orta istihaze de gusül etmese de orucu sahihtir.
– Kendi bedeninin herhangi bir yerini ölünün bedeninin herhangi bir yerine dokunduran kimsenin üzerine “ölüye dokunma guslü” farz olsa dahi gusletmeden oruç tutabilir. Hatta oruçlu olduÄŸu hâlde bile meyyite dokunmakla orucu batıl olmaz.
8) TENKÄ°YE YAPMAK
– Akıcı ÅŸeyle tenkıye yapmak, çaresizlikten ve tedavi için olsa dahi orucu batıl eder.
9) KUSMAK
– Oruçlu kimsenin bilerek kusması -hastalık veya benzeri bir sebepten dolayı olsa dahi- orucu batıl eder. Fakat yanılarak veya elinde olmaksızın kusmanın oruç için herhangi bir sakıncası yoktur.
– Ramazan ayı gecesinde belirli bir ÅŸeyi yediÄŸi takdirde, gündüz elinde olmaksızın kusacağını bilen kimsenin orucu batıl olmaz.(eÄŸer orucu tuttuktan sonra kusarsa) müstehap ihtiyat gereÄŸi o günün orucunu kaza etmelidir.
– Kusmasını önleyebilen oruçlu kimse için zarar ve meÅŸakkat söz konusu olmazsa, kusmasını önlemelidir.
– Oruçlu kimsenin boÄŸazına sinek kaçarsa, kusmadan onu çıkarmak mümkün olursa, onu çıkarmalıdır ve orucu da sahihtir. Ama çıkarmak mümkün olmaz ise yutulmasına onu yedi denecek haldeyse kusmaya neden olsa da onu çıkarmalıdır ve orucu batıldır. Ancak onu yedi denmeyecek haldeyse dışarı çıkarmamalıdır ve orucu da sahihtir.
– Bir kimse yanılarak bir ÅŸeyi yutar ve midesine ulaÅŸmadan oruçlu olduÄŸunu hatırlarsa, dışarı çıkarması gerekmez ve orucu sahihtir.
– GeÄŸirdiÄŸi zaman boÄŸazından bir ÅŸey geleceÄŸini kesin olarak bilen kimse, vacip ihtiyat gereÄŸi kasten geÄŸirmemelidir. Fakat bir ÅŸeyin geleceÄŸini kesin olarak bilmezse, geÄŸirmenin sakıncası yoktur.
– GeÄŸirti sonucu oruçlu kimsenin kendiliÄŸinden aÄŸzına bir ÅŸey gelirse, onu dışarı atmalıdır. Ancak elinde olmaksızın mideye inerse, orucu sahihtir.
ORUCU BOZAN ŞEYLERİN HÜKMÜ
– Oruca aykırı olan iÅŸlerden birini bilerek ve bir zorlama olmadan yapmak orucu bozar; ama bu iÅŸ bilerek yapılmazsa, oruç bozulmaz. Fakat cünüp olan bir kimse uyur ve 1636. hükümde açıklandığı üzere sabah ezanına kadar da gusletmezse, orucu batıldır.
– Orucu batıl eden iÅŸlerden birini yanılarak yaptıktan sonra, orucun bozulduÄŸunu zannederek oruca aykırı olan bir iÅŸi bilerek tekrar yapan kimsenin orucu batıl olur.
– BoÄŸazına zorla bir ÅŸey dökülen oruçlunun orucu bozulmaz. Fakat “Yemek yemediÄŸin takdirde malına veya canına zarar vereceÄŸiz.” diyerek oruçlu kimseyi oruca aykırı olan iÅŸlerden birini yapması için tehdit edip, orucunu bozmaya zorladıklarında, oruçlu, zararı önlemek için (kendi eliyle) bir ÅŸey yerse, orucu batıl olur.
– Oruçlu kimsenin, boÄŸazına zorla bir ÅŸey dökeceklerini veya orucunu bozmaya mecbur edeceklerini bildiÄŸi bir yere gitmesi caiz deÄŸildir. EÄŸer gider ve boÄŸazına bir ÅŸey dökerlerse veya orucunu bozmaya mecbur ederler, o da kendi eliyle bir ÅŸey yiyerek orucunu bozarsa, orucu batıl olur. Hatta gitmeyi amaçlarsa ve gitmezse bile orucu batıl olur.